NEDEN Mİ SARAY İKTİDARI SONA ERMELİ?

 

İnsanın manevi duygularının en temelinde yatan din duygusu üzerinden politika yapmak, ne inandığımız Müslümanlığa ne de ahlaki değerlere sığar. Yıllardır yapılmak istenilen Laik Cumhuriyet değerlerine saldırılar artık bir Kızıl Elma ülküsüne dönüşmüş durumda. Kızıl Elma ile neyi kastediyor olabilirler? Sizin kurduğunuz bu cumhuriyetin Laiklik özelliği kabul etmiyoruz, yok sayıyoruz demektir bu! Cami içerisinde cuma çıkışı miting yapar bir cumhurbaşkanına sahibiz artık. “Her geçen gün daha iyiye gidiyoruz; sağda solda konuşulanlara hiç kulak asmayın” sözlerine sahip Cumhurbaşkanı, saray ekonomisinden söz ediyorsa bilemeyeceğim fakat ülkenin ekonomisinden, halkın cebinden konuşuyorsa bu sözlere gülmek dışında bir şey yapılamaz. Osmanlı’nın son döneminde fabrikalar bir şeyler üretiyordu fakat yurtdışından gelen mallara konulan az vergilere karşın yerli mallar rekabet edemedi. Para değer kaybetti. İnsanlar sefil duruma düştü. Balkan toprakları elden giderken elimizde kalan bir tek Araplar diyerek, İslamcılığa baş vuranları idol olarak örnek alan siyasal iktidar sona ermeli.

Bu vaziyetler karşısında Osmanlı padişahları, daha önce yapılmamış türden şahşalı sarayları hazineyi dert etmeksizin boğaz boyunca inşa etmeye başladı. Liyakatsız memurları yüksek yerlere getirdi. İstanbul’da gezinen biri yabancı kelime dışında bir yazı göremiyordu. Özel eğitim yüzünden parası olanlar okumuş, halk eğitimsiz bırakılmıştı. Süreli alınan vergiler, süresiz hale getirilmişti. Anadolu insanı bitap düşmüş, yıllarca süren savaşlarda en çok onlar çalışmış, savaşmış, üretmiş ancak hak ettiği değeri görememişlerdi. 

Neden mi bu siyasal iktidar Osmanlı romantiği! Neden mi çok seviyorlar! Gerçekten de onlarda kendilerini görüyorlar.

Bu saydıklarım yüzünden bu saray sistemi çökmeli. 

Bir avuç toprağa sıkışan Anadolu insanını kurtaran Türk Ulusal Hareketini sevmiyor bu siyasal iktidar. 

Ortadoğunun en modern ve en laik devletini kuran aydın insanları sevmiyor bu iktidar. 

Bu saray; aynı İstanbul hükümeti gibi halkı görmedikçe, gençleri hissetmedikçe ve insanlara yalan söylemedikçe yaşayamayacak. tükenecek. İşte o zaman, bu döküntü, yozlaşmış toprak parçasını yeniden hak ettiği yere çıkartacağız.

Fotoğraf: https://unsplash.com/@levimeirclancy