KİTAP OKUMAK NEDEN BU KADAR ZOR?
Kitap okumanın ne kadar önemli bir faktör olduğunu hayatın son zamanlarında daha iyi anlamaya başladım. Dünyaya dair eskiden göremediğim detayları görmeme, hissedemediğim duyguları hissetmeme yardımcı olmaya başladığını fark ettiğimden beri kitap okumanın asıl değerini kavradım denebilir. Bu yüzden de etrafımda kitap okuma alışkanlığı olmayan ve bunun hazzına ulaşamamış insanları gördüğüm zaman kendimi onlara karşı sorumlu hissetmeye başlamıştım. Kendimce yaptığım gözlemler ve sohbetlerle de beraber yararı dokunabileceğini düşündüğüm bu yazıyı yazdım ancak bu yazımızda sizlere ‘kitap okuyamamanızın sebebi budur!’ diyerek bir sürü laf kalabalığı etmeyeceğim fakat önemli ve aslında etkisi yüksek olan sebebin üzerinde duracağım.
Senelerdir arayıp bulamadıkları dünyayı kitaplarda bulabileceğini bilmeyen bazılarımız kitabı boş zaman aktivitesi olarak bile değil, tamamen boşa zaman kaybetmek olarak görüyor. Küçükken okumak için bu kadar uğraşıp, gecelerce uyumayıp kitaplar bitirdikten sonra devamında kitap okuma hevesimiz neden gitgide azalır diye sorguladığım vakitler çok. Yoğun iş hayatı yüzünden vakit ayıramadığını söyleyen insanlar, daha önemli işlerle vakitlerini geçirdiklerini söyleyenler de var elbette. Benim çevremde ve gözlemlerim kadarıyla başlıca neden ‘hiç başlamamak’. Küçük yaşta başlaması gereken kitap okuma alışkanlığı, büyük oranda aileler yüzünden bir türlü başlayamıyor. Hayatın zor ve önemli zamanlarına girişten dolayı düşüncelere ve onun yorucu gerçeklerine boğulmuş olan yetişkinler kitap okumanın boşa zaman kaybetmek olduğunu söylemekten ve hatta çocuklarının yanında bunun hakkında konuşmaktan çekinmiyorlar. Anne ve babalarının davranışları ve tutumlarını taklit eden, örnek alan miniklerin de bu duruma düşmesi kaçınılmaz oluyor. Bunun olmaması için yapılması gereken şey çocuklarımıza gelişim döneminde kitabın bir boş zaman aktivitesi olmadığını, aksine kitap için zaman ayırmamız gerektiğini söylemek. Sadece söylemekle değil aynı zamanda da göstererek de bunu anlatmalıyız. Zorla değil, içlerinden geldiği zaman onlara ‘şu an olmaz, meşgulüm.’ Demektense ‘hemen al, gel kitabını okuyalım!’ Demek, emin olun bu durumun gelişimi için çok önemli olacaktır.
Dediğim gibi çocuklar anne ve babalarını taklit ederek büyürler ve onlardan davranışlarını alıp ileride kullanmak için muhafaza ederler. Bu yüzden onların çocukları da aynı zamanda sizden bu önemli alışkanlığı almış olacak.
Kitap okuma alışkanlığı kazanmanın böyle anlatınca çok kolay gibi görünen fakat hafife alınmaması gereken, yaşamsal bir husus olduğunu belirtmek isterim. İnsanın en önemli özelliklerinden biri olan öğrenme isteği kitap okuma sayesinde giderilir. Aynı zamanda insanın içindeki öğrenme isteğinin bitmemesi için de devam edilmelidir. Bu yüzden kitap okumak, yaşam süresince sürdürülmesi gereken bir alışkanlıktır. Hiçbir zaman başlamak için geç değildir, kabullenmek için de. Şimdi ya elinize kitabınızı alıp okumaya başlarsınız ya da keşke başlasaydım diyeceğiniz günleri beklersiniz, seçim sizin.
Hiç yorum yok: